Bu çalışma, Suriyeli düzensiz göçmenler bağlamında popülizm ve zenofobi ilişkisini psikolojik ve uluslararası ilişkiler perspektiflerinden analiz etmektedir. 2019-2025 yılları arasında Türkiye, İsviçre ve AB ülkelerinde gerçekleştirilen saha araştırması, bu iki olgunun birbirini besleyen karşılıklı bir döngü içinde var olduğunu göstermektedir. Olumsuz tutumların zamanla arttığı, Türkiye'de oran 2019'da %78 iken 2024'te %87'ye yükseldiği tespit edilmiştir. Olumsuz tutumların yüzdelik dağılımına göre, Türkiye'de ulusal kimlik endişeleri (%76) ön plana çıkarken, Avrupa'da ekonomik kaygılar (İsviçre'de %47, AB'de %61) belirleyici olmaktadır. Türkiye'de zenofobi oranı %7'den %18'e yükselmiştir.

Araştırma, Suriyeli düzensiz göçmenlere yönelik olumsuz tutumların ve zenofobi eğilimlerinin psikolojik temellerini anlamak ve bu tutumların uluslararası ilişkilere etkilerini incelemek amacıyla nitel araştırma yöntemlerini kullanmıştır. Çalışma, sosyal kimlik teorisi, tehdit algısı teorisi ve uluslararası ilişkiler teorileri çerçevesinde disiplinlerarası bir yaklaşım benimsemiştir. Araştırmanın metodolojisi, yapılandırılmamış görüşmeler ve içerik analizi tekniklerini içermektedir. Bu yaklaşım, göç, popülizm ve zenofobi gibi karmaşık olguları daha bütüncül bir bakış açısıyla anlama imkanı sunmaktadır.

Bulgular, popülizm ve zenofobinin coğrafi bağlama göre farklı dinamiklerle ortaya çıktığını ve bu olguların sosyo-politik ve ekonomik koşullara bağlı olarak değiştiğini göstermektedir. Çalışma, bu olguları etkileyen faktörlerin ülkelere göre farklılaştığını tespit etmiş ve bulgularını sosyal kimlik teorisi, tehdit algısı teorisi ve uluslararası ilişkiler teorileri çerçevesinde değerlendirmiştir. Sonuçlar, göç politikalarının yalnızca teknik bir mesele değil, psikolojik ve uluslararası ilişkiler boyutları olan karmaşık bir olgu olduğunu ortaya koymaktadır. Çalışma, popülizm ve zenofobiyi azaltacak ve göçmenlerin entegrasyonunu destekleyecek çözüm odaklı öneriler sunmaktadır.

This study analyzes the relationship between populism and xenophobia in the context of Syrian irregular migrants from psychological and international relations perspectives. Field research conducted between 2019 and 2025 in Turkey, Switzerland, and EU countries shows that these two phenomena reinforce each other in a mutually sustaining cycle. Negative attitudes have increased over time, with the rate in Turkey rising from 78% in 2019 to 87% in 2024. Based on the percentage distribution of negative attitudes, national identity concerns are prominent in Turkey (76%), while economic anxieties come to the forefront in Europe (47% in Switzerland, 61% in the EU). Xenophobia in Turkey has increased from 7% to 18%.

The research employed qualitative research methods to understand the psychological foundations of negative attitudes and xenophobic tendencies toward Syrian irregular migrants and to examine the impact of these attitudes on international relations. The study adopted an interdisciplinary approach within the frameworks of social identity theory, threat perception theory, and international relations theories. The methodology includes unstructured interviews and content analysis techniques. This approach provides an opportunity to understand complex phenomena such as migration, populism, and xenophobia from a more holistic perspective.

The findings indicate that populism and xenophobia emerge with different dynamics according to geographical context and vary depending on socio-political and economic conditions. The study identified factors influencing these phenomena as varying across countries and evaluated the findings within the frameworks of social identity theory, threat perception theory, and international relations theories. The results demonstrate that migration policy is not merely a technical issue but a complex phenomenon with psychological and international relations dimensions. The study offers solution-oriented recommendations to reduce populism and xenophobia and support the integration of migrants.