Bu olgu sunumunun amacı, sosyal fobi tanısı almış bir danışanda Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) yaklaşımının uygulanma sürecini ve etkililiğini ayrıntılı olarak incelemektir. Sosyal fobi, bireyin sosyal ortamlarda başkaları tarafından olumsuz değerlendirilme ve yargılanma korkusu nedeniyle yoğun kaygı yaşamasıyla karakterize edilen ve kişilerarası ilişkilerde ciddi işlevsellik kaybına yol açabilen bir bozukluktur. Bu çalışmada, DSM-5 tanı kriterlerine göre sosyal anksiyete bozukluğu tanısı konan 25 yaşında kadın bir danışanla toplamda dokuz seans yürütülmüştür. Her seans yaklaşık 50 dakika sürmüştür. Seanslarda danışana öncelikle sosyal fobi hakkında bilgilendirme yapılmış, ardından BDT’nin temel kuramsal çerçevesi aktarılmıştır. Danışanla birlikte problem listesi hazırlanmış, olumsuz otomatik düşünceler tanımlanmış ve ABC modeli çerçevesinde inanç ve sonuçlar arasındaki ilişkiler üzerinde çalışılmıştır. Ayrıca gevşeme teknikleri, nefes egzersizleri, maruz bırakma çalışmaları ve rol oynama uygulamaları tedaviye dahil edilmiştir. Seansların ilerleyen aşamalarında danışanın kaygı düzeyinde belirgin azalma olduğu, kulaklıkla izolasyon davranışını bıraktığı, topluluk önünde konuşma becerisinde gelişme sağladığı ve sosyal ilişkilerde güven kazandığı gözlemlenmiştir. Sonuç olarak, BDT’nin sosyal fobi tedavisinde etkin ve yapılandırılmış bir yaklaşım olduğu; bireyin sosyal işlevselliğini artırmada ve uzun vadeli olumlu değişimler sağlamada etkili olduğu görülmüştür. Bu vaka, sosyal anksiyete bozukluğu alanında klinik uygulamalara katkı sağlayacak nitelikte vaka temelli bir örnek sunmaktadır.
The purpose of this case report is to present in detail the application process and effectiveness of Cognitive Behavioral Therapy (CBT) in the treatment of a client diagnosed with social phobia. Social phobia, also known as Social Anxiety Disorder, is characterized by the fear of being negatively evaluated or judged in social contexts, which often results in severe anxiety and significant impairments in interpersonal relationships and daily functioning. In this study, a 25-year-old female client diagnosed with Social Anxiety Disorder according to DSM-5 criteria was treated over a total of nine therapy sessions, each lasting approximately 50 minutes. The therapeutic process started with psychoeducation about social phobia and the CBT framework. Together with the client, a problem list was prepared, dysfunctional automatic thoughts were identified, and the relationship between beliefs and consequences was addressed within the ABC model. In addition, relaxation exercises, breathing techniques, graded exposure practices, and role-playing interventions were integrated into the sessions to support cognitive restructuring and behavioral change. As the sessions progressed, the client reported a significant reduction in social anxiety symptoms, discontinued the avoidance behavior of using headphones, demonstrated increased confidence in interpersonal communication, and improved her ability to perform in public speaking situations. In conclusion, CBT proved to be an effective and structured therapeutic approach in the treatment of social phobia, contributing to enhanced social functioning and lasting positive changes. This case study provides clinical evidence supporting the importance of CBT in managing social anxiety disorder and emphasizes its applicability in similar clinical contexts.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.